Ülkemizin kırsal kesimlerinde sıkça karşılaşılan talihsiz olaylardan biri, geçtiğimiz günlerde bir köyde yaşandı. Genç bir çoban, hayvanlarını otlatmak için gittiği sulama kanalında geçirdiği kaza sonucu hayatını kaybetti. Ailesini ve komşularını derin bir üzüntü içerisine sokan bu olay, hem yerel halkı hem de sosyal medyada büyük yankı buldu. Bu trajik kaza, köyde dayanışma ve yas sürecinin nasıl geliştiğine dair bir öykü de sunuyor. İşte, olayın detayları ve köydeki etkilere dair bilgiler.
Olay, geçtiğimiz Cumartesi günü sabah saatlerinde meydana geldi. İddiaya göre, 25 yaşındaki Salih, sabah erken saatlerde ailesine ait hayvanları sulamak için sulama kanalının yanına gitti. O anlarda transfere ihtiyaç duyan bir hayvanıyla ilgilendiği esnada, dengesini kaybederek kanala düştü. Kanalın derinliği ve akıntının kuvvetli olması sebebiyle, genç çobanın kurtarılması mümkün olmadı. Olayı gören köylüler hemen 112 acil servisi arasa da, ekiplerin gelmesine kadar Salih’in hayatını kaybettiği belirlenmişti.
Kaza sonrası köyde büyük bir yas yaşandı. Aile üyeleri, yakın arkadaşları ve komşuları bir araya gelerek acı haberi paylaşmanın ve yas tutmanın zorluğunu yaşadı. Bu tür kazaların sıkça yaşandığı köylerde alınabilecek önlemler üzerine tartışmalar başlarken, genç yaşta hayatını kaybeden Salih’in hatırasına duyulan özlem de bir başka konusu haline geldi.
Olay, köyde sadece ailenin değil, bütün halkın yüreğine bir ateş düşürdü. Salih, köyün sevgiyle tanıdığı bir gençti; arkadaşları ve akrabaları onun hayata bağlılığını ve hayvanlara olan sevgisini biliyordu. Aile bireyleri, gencin hayat dolu kişiliğini anarak, gelen ziyaretçilere açtıkları kapılarında düşe kalka yaşadıkları bu zor süreci birlikte atlatmanın yollarını aradılar. Aynı zamanda, köyün muhtarı ve yaşlıları, sulama kanalı çevresinde güvenlik önlemlerinin artırılması gerektiği konusunda konuştular. Belki de bu tür kazaların önüne geçmenin en iyi yolu budur.
Salih'in cenaze töreni sırasında köy halkı, yalnızca aileye değil, genç çobanın hayatındaki herkesin acısını paylaştıklarını hissettiren bir dayanışma örneği sergiledi. Törende tüm köy halkı yer aldı; bazıları gözyaşlarına hâkim olamazken, bazıları da Salih'in naif ruhunu anarak dualar etti. Mahallede düzenlenen bu anma töreninin ardından, köylüler, bu tür kazaların önüne geçmek adına sulama kanallarında alarmlar, net sınır çizgileri ve etrafta güvenlik levhalarının yer alması gibi önerilerde bulundular.
Kaza sonrasında yapılan sosyal medya paylaşımlarında, köylüler tarafından Salih'e yazılan mesajlar bir araya getirilerek, ‘Salih’in Anısına’ adlı bir sayfa oluşturuldu. Burada Salih’in anısını yaşatmak ve onun gibi kayıplar yaşanmaması adına bilinçlendirme çalışmaları yürütmek istediklerini belirttiler. Salih'in yaşamı, hayvanlarıyla dolu olan günlerinde dahi, herkesle paylaştığı heyecan ve sevgi dolu anları hatırlatıyor. Ailesi, bu sayede, Salih’in anısının hep yaşatılacağına olan inançla birlikte, bu süreci daha da derin hissetmeye başladılar.
Böylesi trajik olayların ardından, yalnızca ölen kişinin ailesinin değil, köydeki herkesin derin bir acı içinde olduğunu unutmamak gerekir. Salih’in öğretici hayatı, başkalarına ilham kaynağı olurken, toplumda dayanışmanın ve birlikte ayakta durmanın önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu tür olayların yaşanmaması için herkesin üzerine düşen sorumlulukları alması, hem hayatı kaybedenler için bir anma, hem de geride kalanlar için bir umut kaynağı olacak.
Toplum olarak, bireyler arası dayanışmayı sağlamak, acıları paylaşmak ve önümüzdeki günlerde bu tür trajedilere karşı daha dikkatli olmak zorundayız. Salih'in anısına, hayvanları ve doğayı korumanın bilinçli adımlarını atmak, düzenlenen etkinliklerdeki katılımlar ve hayata daha dikkatli bir şekilde sarılmak, unutmamamız gereken temel değerlerimizdir. Böyle bir kaza bir daha yaşanmaması temennisiyle, Salih ve onun gibi hayatı kaybedenlerin anısı hep bizimle yaşamalıdır.